Duyurular
Mobbing Nedir?
Mobbing nedir, ne gibi durumlar mobbingi gösterir hakkında yazıyordum ki o kadar bilgilendiriciydi ki yazarken sıkıldım. Elimden geldiğince çok daha genel olarak anlatmam gerekirse, mobbing çalışma ortamında bir grup insanın bir veya birkaç kişiyi hedef aldığı psikolojik tacize denir. Ancak tahmin edilebileceği gibi mobbing uygulanan ortamlar iş ortamlarının dışında da olabilir.
Öncelikle, mobbing bir suçtur ve örnek olarak bu kavramın ilk yayıldığı İsveç, Finlandiya, Danimarka, Almanya gibi ülkelerin kanunlarında suç olarak tanımlanmıştır. Fransa’da da psikolojik taciz (mobbing) adli bir suç olduğu gibi cezası 1 yıl hapis ve 15000 Eurodur.
15 Avrupa ülkesinin katıldığı bir araştırmaya göre, 15800 görüşmenin sonucunda çalışanların yüzde 4’ünün fiziksel şiddete, yüzde 2’sinin cinsel tacize, yüzde 8’inin (12 Milyon kişi) ise mobbinge maruz kaldığı tespit edilmiş. Hatta İngilterede yapılan başka bir araştırmaya göre, çalışanların yüzde 53’ü mobbinge maruz kalmış, yüzde 78’i ise mobbinge tanıklık etmiştir.
Mobbing ilk olarak biyologlarca, yuvalarını korumak için saldırganın etrafında uçan kuşlar için kullanılmıştır. Aynı kavram 1960’larda küçük hayvan gruplarının daha güçlü ve yalnız bir hayvana toplu şekilde saldırarak uzaklaştırması veya aynı kuluçkadan çıkan kuşların aralarındaki en zayıf olan kuşu yiyecek ve sudan uzak tutması ile daha da güçsüzleştirmesi, en sonunda ona saldırmaları, dışlamaları ve öldürmeleri olarak kullanılmıştır.
İsveçli endüstri psikoloğu Heinz Leymann ise bu durumu iş hayatında tanımlamış hatta davranışın özelliklerini, ortaya çıkış şeklini, kimlerin maruz kalabileceğini, ne gibi psikolojik sonuçlar ortaya çıkarabileceğini tanımlamıştır.
Mobbing Süreci ve Davranışları
Mobbing rahatsız edici davranışlarla kendini gösteren ve zaman geçtikçe acı vermeye başlayan ve olayların sarmal biçimde hız kazandığı; çeşitli aşamalardan oluşan bir süreçtir. Bu süreç içinde mobbinge işaret eden belirtilerin tanınması büyük önem taşır. Ayrıca süreç içinde rol alan aktörler de belirli gruplar içinde tanımlanmalıdır.
Leymann’ın tanımladığı mobbingin davranışsal belirtileri:
- İşyerindeki telefon, bilgisayar gibi kişiye ait eşyalar kaybolur veya bozulur, yerlerine yenileri konmaz.
- Çalışma arkadaşlarıyla aralarında olan tartışmalar her zamankinden fazla olmaya başlar.
- Kişinin sigara kokusu ve dumandan çok rahatsız olduğunu bile bile yanındaki masaya çok sigara içen biri yerleştirilir.
- Kisi, başkalarının ofisine girdiğinde konuşma hemen kesilir, konu değiştirilir.
- Kişi, işle ilgili önemli gelişmeler ve haberlerin dışında bırakılır.
- Kişinin arkasından çeşitli söylentiler çıkarılır; kulaktan kulağa fısıltılar yayılır.
- Kendisine yetenek ve becerilerinin çok altında veya uzmanlık alanına girmeyen işler verilir.
- Birey, her yaptığı işin ince ince gözlendiğini hisseder.
- İşe geliş gidiş saatleri, telefon konuşmaları, çay ya da kahve molasında geçirdiği zaman ayrıntılarıyla kontrol edilmektedir.
- Birey, diğerleri tarafından sürekli eleştirilir veya küçümsenir.
- Birey, sözlü veya yazılı soru ve taleplerine yanıt alamaz.
- Birey, üstleri veya iş arkadaşları tarafından kontrol dışı tepki göstermeye kışkırtılır.
- Birey, şirketin özel kutlamaları veya diğer sosyal etkinliklerine kasıtlı olarak çağrılmaz.
- Bireyin dış görünüşü veya giyim tarzıyla alay edilir.
- Bireyin işle ilgili tüm önerileri reddedilir.
- Kendisinden daha alt düzeydeki görevlerde çalışanlardan daha düşük ücret alır.
Her mobbing olgusunda bu davranışsal belirtilerin hepsinin bulunması şart değildir. Ancak bu davranışların kasıtlı ve sürekli olarak tekrarlanması, mobbingin ortaya çıkmasına ve sonuç olarak bireyin iş yaşamından uzaklaşmasına neden olur. Bu listede bulunan davranışlardan herhangi biri, bir birey için problem oluştururken, bir başka birey için hiçbir sorun oluşturmayabilir. Eğer bir kişi bu davranışlardan rahatsız olduğunu ve zarar gördüğünü düşünürse davranış, problem niteliğini alır ve mobbing davranışı haline gelir.
Mobbingin fizyolojik belirtilerine de dikkat edilmelidir:
- Beyinle ilgili: Sıkıntı, panik atak, depresyon, yarım baş ağrısı, baş dönmesi. Hafıza kaybı, dikkati toplayamama ve uykusuzluk.
- Deriyle ilgili: Kaşınma, kızarma, pullanma veya döküntü gibi deri hastalıkları.
- Gözlerle ilgili: Ansızın göz kararması, görmede bulanıklık.
- Boyun ve sırtla ilgili: Boyun kaslarında ve sırtta ağrı.
- Kalple ilgili: Hızlı ve düzensiz çarpıntılar, kalp krizi.
- Eklemlerle ilgili: Titreme, terleme, bacaklarda halsizlik hissetme, kas ağrıları.
- Sindirim sistemiyle ilgili: Yanma, ekşime, hazım zorluğu gibi mide rahatsızlıkları, ülser.
- Solunum sistemiyle ilgili: Nefessiz kalma, nefes alamama gibi solunum sorunları.
- Bağışıklık sistemiyle ilgili: Organizmanın savunma yapılarında zayıflama.
- Hastalıklara çok çabuk yakalanabilme.
İşyerlerinde gerçekleşen psikolojik taciz süreci içerisinde üç̧ tip rol ayırt edilir.
- Mobbing uygulayanlar (saldırganlar, tacizciler).
- Mobbing mağdurları (kurbanlar).
- Mobbing izleyicileri.
Mobbing uygulayıcıları hakkında daha derin bir bilgi almak isterseniz, yazının sonuna ekleyeceğim linkten ulaşabilirsiniz.
Eğer mobbing söz konusu ise mağdurların muhtemelen olabileceği özellikler şöyledir:
Yalnız bir kişi: Bu kişi, erkeklerin yoğun olduğu bir ofiste çalışan tek bir kadın veya kadınların çok sayıda olduğu bir işyerinde çalışan tek bir erkek olabilir.
Acayip bir kişi: Bir şekilde diğerlerinden farklı ve başkalarıyla kaynaşmayan herhangi bir kişi söz konusudur. Bu, farklı tarzda giyinen bir birey olabileceği gibi, engelli veya yabancı bir kişi de olabilir. Bazen, sırf evlilerin bulunduğu bir ofiste tek bekar veya sadece bekarların çalıştığı bir ofiste tek evli kişi olmak dahi, mobbinge maruz kalmaya yeterli nedendir. Azınlık bir gruba dahil olan kişinin mobbinge uğrama olasılığı çok yüksektir.
Başarılı bir kişi: Önemli bir başarı göstermiş, amirinin veya doğrudan yönetimin takdirini kazanmış ya da bir müşterinin övgüsünü almış bir kişi, kolayca çalışma arkadaşları tarafından kıskanılabilir. Bireyin arkasından her türlü oyunlar oynanır, söylentiler çıkarılır ve çalışması sabote edilebilir.
Yeni gelen kişi: Daha önce o pozisyonda çalışan kişinin çok seviliyor olması veya yeni gelenin, orada çalışanlardan daha fazla bir takım özelliklerinin bulunması, mobbing kurbanı olma riskini artırır. Kişi, daha kaliteli olabilir veya hatta sadece daha genç ya da güzel olabilir.
Mobbing sürecini, klasik bir dram olarak değerlendirirsek:
OYUN İÇERİSİNDE ZARARI EN FAZLA GÖREN AKTÖR, KURBANDIR.
Mobbing olgusunda kurban rolünü oynamaya aday bir kişilik tiplemesi mevcut değildir. Mobbing oyununun kuralları, kurban tarafından değil, mobbingi yapan tarafından belirlenir. Mobbing mağduru, tek başına hiçbir kuralı değiştiremez. Kurban, kuralları başkalarının belirlediği bir oyun içindeki rolünü kabullenmek zorundadır.
Mobbing izleyicileri
Mobbing sürecinde izleyici olarak rol alanlar, iş arkadaşları, amirler ve yöneticiler gibi sürece doğrudan doğruya karışmayan, ancak bir şekilde süreci algılayan, yansımalarını yaşayan, bazen de sürece katılan kişilerdir.
BİR OLAYDA SUSAN KİŞİNİN, O OLAYI KABUL EDEN KİŞİ OLDUĞUNU UNUTMAMAK GEREKİR.
Aynı şekilde izleyici kişilik tipleri ile ilgili daha derin bilgiye yazı sonundaki linkten ulaşabilirsiniz.
Genel anlamıyla söylemek gerekirse, olaya tamamen gözünü kapatan izleyiciler, mobbingciye destek olan izleyiciler ve kendisi de mobbinge uğramaktan korktuğu için mobbinge uğrayan kişiye yardım etmeyi reddeden, mobbingciyi destekleyen kişilik tiplerinden bahsedilmektedir.
Mobbing bir suçtur ve bu tarz problemleri önlemek için öncelikle bu suçu tanımlamak gerekir. Genellikle izleyiciler büyük bir çoğunluğu oluşturur ve herkesin de potansiyel bir mobbing mağduru olabileceği unutulmamalı, bu tip suçları önlemek için insanlar gözlerini kapatmamalıdırlar.
Bu konuyu aslında ödevim için araştırdığımda pratik hayat ile ne kadar bağdaştığını ve bu tip sorunlarla hayatımda da çok fazla karşılaştığımı fark ettim.
Ayrıca bahsetmek istediğim bir diğer konu ise insanların kendi başlarına gelen travmatik olayları başkalarına da yaşatma eğilimleri olmalarıdır. Bunu mobbing gibi veya döngü halinde olabilecek diğer problemleri kırabilmemiz için anlatıyorum.
Örneğin bir çocuk aile içi şiddeti görerek büyüyen biri ise büyüdüğünde de şiddet gösterme eğilimi vardır. Ancak bu tek yönlü bir durum değildir, ailesinde şiddet olan biri büyüdüğünde tam aksine şiddete gayet karşı olacak şekilde kendini yetiştirmiş birisi olabilir.
Sosyal hayatta da haksızlığa uğrayan kimseler susmamalılar ve bu haksızlığı içlerinde kabullenmeyi reddetmeli, kendileri de belli ortamlar önlerine geldiğinde kendilerine yapılmaya çalışılanı diğerlerine yapmamalılardır.
Travmatik olayların bir zincir şeklinde aktarılması, bilinçli olarak ve bu konuda düşünerek hareket edilerek kırılabilir.
✨
Kaynak: https://www.calismatoplum.org/Content/pdf/calisma-toplum-1190-fbd54f90.pdf
Düşünce